19 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5969
EURO34.8125
ALTIN2488.9

Hasanbeyli'nin İlk Kiraz Üreticisi İbrahim Kuşçu - İbrahim Kuşçu

Hasanbeyli'nin İlk Kiraz Üreticisi İbrahim Kuşçu - İbrahim Kuşçu

Hasanbeyli’de ilk kiraz bahçesini, 12.12.1985 tarihinde kuran İbrahim Kuşçu, kirazın Hasanbeyli’de gün geçtikçe yayıldığını söylüyor ve ekliyor:  “Hasanbeyli’nin adı Kirazlıyayla olacak ya da Kirazlıdağ olacaktır. Artık, Hasanbeyli’de frez değil kiraz göreceksiniz.” 

İbrahim Bey, Hasanbeyli’ye kirazın gelmesine öncülük ettiniz. İlk kiraz bahçesini siz kurdunuz. Nasıl başladı bu hikâye?

1965 senesinde şoför olarak Adana Toprak Su Planlamaya şoför olarak girdim. Planlamanın görevi bağ, bahçe, arazi, meyvecilik ve sebzecilik üzerineydi. Bu teşkilatta 20 yıl çalıştım. Bu görev zamanımda pek çok yeri gördüm. 1982 de emekli oldum. Yayla maksadıyla Hasanbeyli’ye geldim.

Niyetim bir yayla evi yaptırmaktı. Varisleri olan bir arazi vardı. Varislerden birinin yerini aldım. Diğer varisler de kendi yerlerini satmak istediler. Onların arazilerini de alınca arazinin üçte ikisi bize geçti. Buraya bir ev yaptırmak istiyordum ama eşim mezarlık yakın olduğu için istemedi. Başka bir yere ev yaptık. Yayla evi gibi yaptırdığımız ev daimi oturacağımız eve dönüştü.

Buranın eskiden beri yaşantısını biliyoruz. Eskiden beri meyve sebze yetiştirilir. Ama halk kapalı kalmış, açılmamış. 1948-1949’da devlet buraya çok miktarda sebze meyve getirdi. Halk aldı, yükledi götürdü ama yetiştiremediler. Diktik olmadı dediler, baktık olmadı demediler. Ben baktım çevreyi tetkik ettim, rakımı düşündüm ben buraya bir kiraz bahçesi yapayım dedim ve kiraz bahçesi yapmaya teşebbüs ettim. Gördüğümüz gezdiğimiz bahçelere benzeterek yaptık.

Düzenli bir bahçe burada görülmediği için bizi yadırgadılar. Ben daha önce gördüğüm bahçelere bakarak olacağına emindim. 12.12.1985 tarihinde bu ağaçları diktim. Çünkü, güzün dikilen ağaç iki yaşlı olur. Ağaç yaprağını döktükten sonra dikilirse, baharda dikilmiş olanlardan bir yaş daha büyük olur. Bahara kadar sıfırın altında yedi derece olmayan bir yerde kök çalışması yapar. Ben güzün diktim bunu kışın çalıştı bahara kadar. Baharda ağaçlar yaprak açtı, birden güç sağladı.

Siz burada öncelikle kiraz yetiştirmeye mi karar verdiniz yoksa daha önce başka meyve dikimi denemeleriniz de oldu mu?

Rakıma göre burada kirazın olacağını biliyordum, tespit etmiştim. İklime göre, rakıma göre kirazın olacağını düşündüm ve kiraz bahçesi yaptım.

 1985 yılında ağaçları diktiğinizi söylediniz. Kaç yıl sonra ürün almaya başladınız?

12.12.1985 yılında ağaçları diktim.1989 senesinde az da olsa ürün aldım. 1990–1991 senesinde bahçe gelir kaynağı olmaya başladı. Verim seneden seneye arttı. 1994 senesinde Almanpınarında bir güreş tertip edildi. Orada bir ihracatçı firma kirazları aldı. Burada ne topluyorsak paketleyip buradan Adana’ya uçağa yolluyorduk. Kilosu 6 dolardan aldılar. O güreşten sonra Bahçe halkı havalisi kiraz konusunda bilgi aldılar. Onlar tütüncülük yaparlardı. Onlarda kirazcılığa başladılar. Onlar şu anda Hasanbeyli’yi geçti. Çünkü oranın halkı daha çalışkan, sulu ve kayalık yerleri var. Bu ağaçları kayalık yere dikersen, kayaların arasına süren kökler kayalardan su alır.

Burada sulama problemiyle karşılaştınız mı?

Burada 3-4 sene su vereyim dedim. Baktım ki düzenli bir sulama imkânı elime geçmiyor. Başka yollarla suladım. 15 dönümlük bahçe için bana olmaz dediler. 10. sene baktı ki oluyor, o da ağaç dikti. Ben 155 ağaç diktim o 500 ağaç dikti. Geçen sene 1000 ağaç dikti.

Kaç ağacınız var?

155 ağacım var, 75’i kurudu, şu an 75 ağaç var. 180 tane de yeni dikilmiş var.

 Bir yılda ne kadar kiraz elde ediyorsunuz?

Bir yılda 14 ton kiraz aldığım oldu. Sanırım 1998 yılıydı. Ama daha sonra ağaçlar kurudu, verim düştü. Elde edilen ürün miktarı da düştü.

Ağaçlar neden kurudular?

Ağaçlar yaşlandı. Kirazın azami ömrü 25 yıldır. Bu bahçedeki ağaçlar 21 yaşında.

Hasanbeyli’de kiraz üretiminin yeterli olduğunu düşünüyor musunuz?

Hasanbeyli’de kiraz aldı yürüdü artık. 3–4 senedir başladı kirazcılık. Hasanbeyli toprağına girdiğiniz zaman artık frez görmeyeceksiniz, kiraz göreceksiniz. Bu dağların adı Gavur dağıydı, Nur dağları oldu. Hasanbeyli’nin adı da, bunu yazın bir yere, ya Kirazlıyayla olacak ya da Kirazlıdağ olacaktır. Çünkü şuradaki bir bahçenin verimi en az 2000 dönüm hububata denk gelir. Kirazda masraf yok. Bir de çoluğun çocuğun olursa yardım edecek, en fazla %5 masraf çıkar. Ama hububatta %80 masraf çıkıyor. Kiraz da düzgün ilacını atarsan masrafı yoktur.

Kirazda beklenmedik doğal zararlar nelerdir?

Çok nemli havayı sevmez, çok soğuk havayı sevmez. Çok titiz ilaca ihtiyacı vardır. Baktın ki ağaçta bir  hastalık belirtisi var hemen o hastalık yayılmadan ilacı vereceksin.

Kirazda hangi hastalıklar oluyor?

Monilya denilen bir çürüme hastalığı var. Bu yılda çok korkuyoruz. Çünkü bu yıl meyve çok sık tuttu. Birinde hastalık olursa diğerlerine yayılacak.

Kiraz bahçesi yapmak isteyen birine ne önerirsiniz?

Hasanbeyli halkına çok söyledim. Ama eskiden beri görmemişler. Şu anda ise artık yavaş yavaş kiraz bahçeleri yetişiyor, daha da iyi olacak.

İbrahim Bey sizce Hasanbeyli’de kirazdan başka hangi bitkiler yetişir?

Burada her türlü bitki yetişir. Ben gezip gördüğüm memleketler içinde burasının havası kadar meyveciliğe uygun bir iklim görmedim. Mutlaka güzel yerler vardır. Ama demiryolu burada, otoban burada yani ulaşım imkânı çok fazla. Üstelik iklim olarak da çok elverişli.

Sizce neler yapılmalı?

Halkı bu konuda bilgilendirmek gerekiyor. Bahçelerde devletin kontroller yapması gerekiyor. 5 yıl önce Vali Beye söyledim. 1 dönüm tarlanın mahsulüne karşılık 1 ağaç ürün veriyor dedim.
Herkesin bahçesi var. Kontrollü fidan verin dedim. Kiraz toplamaya gelenler en az günde 20–30 milyon kazanıyorlar. Ama şehirde insanlar oturup iş bekliyorlar. Bu onlar için bir ekmek kapısı.

Devletten kiraz üreticisi için beklentileriniz neler?

Devletin kiraz üretimini teşvik etmesi gerek. Buraya 5 yıl önce bir firma vişne fidanı getirdi. Bunu yetiştirin biz satın alacağız ve şurup yapacağız dediler. Fidan dağıtıldı. Halk bu fidanları 25’lik toplar halinde alıp götürdü. Bazıları bu fidanları odun yaptılar, bazıları bir köşeye atıp bıraktılar. Bedava diye halk gelmiş almış fidanları. Devlet fidan veriyor. Ektim olmadı, diktim olmadı olmaz. Bakacaksın ona. Bir süre önce de bodur kiraz fidanı dağıtıldı. Ben de istedim ama sadece yeşil kartı olanlara veriliyormuş. Ben de dedim ki yeşil kartı olanlara inek verdiniz ölüsü kaldı, koyun verdiniz ölüsü kaldı. Gelin Hasanbeyli’de kirazcılık alıp yürüdü. 20şer 30’ar tane yeni bahçeci kardeşlerimize verin dedim. Eğer bodur fidan burada yetişecekse olur, deneyelim dedim.

Kirazın getirdiği gelir ona harcadığınız emek ve paraya değiyor mu?

Kirazın çok fazla bir masrafı yoktur. %5 masrafı vardır en fazla. Mesela ben 8 kere ilaç sıktım. 50 milyondan 400 milyon eder ki bu da 100 kg kiraz parası ancak. Bazı yetiştiriciler ilaç falan sıkmıyorlar. Kirazlarda kurt oluyor ve bu piyasaya dağıtılıyor. Kimse de bunu kontrol edip neden ilaçlamadınız demiyor.

Bir kirazın kalitesini nasıl anlayabiliriz?

Büyüklüğünden, sertliğinden, parlaklığından, lezzetinden anlayabilirsiniz.

Bahçenizde kaç cins kiraz var?

Şu anda 6 cins kiraz var burada. Umumiyetle ihracata giden Napolyon cinsi var. 75 ağacın 20 tanesi değişik tür. Bazı ağaçlar kendi kendini döller bazıları ise arı yoluyla döllenir. Bu diğer türlerin de döllemeye faydası vardır.

Elde ettiğiniz ürünü pazarlama konusunda bir problem yaşıyor musunuz?

1989-1990’da bu bahçenin yanına bir tezgâh kurdum. Bir ara Osmaniye marketlerine verdim. 3-4 seneden beri de ihracatçılar geliyorlar. Önceden tatmin edici bir miktar bulamıyorlardı. Şimdi de bulamıyorlar aslında. İhracatçı bize diyor ki “bana günlük en az 15 ton mal vereceksiniz” diyor. Biz de onu veremiyoruz şu anda. Ama yakında bu da olacak. Hasanbeyli’de kiraz bahçeleri gelişiyor. Yakında çok daha verimli olacak.

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar