Temiz çevre, temiz toplum, temiz sokak ve caddeler, temiz olmak ya da hijyen dediğimiz sözler gündemden hiçbir zaman düşmez.
Son covid-19 salgının da uzmanların önem verdiği temizlik kurallarını uygulamak öncelikli yaşantılar arasında olması isteniyor.
Dünkü gazete haberimizde okumuş olmalısınız, ormanlık alanlara, özellikle de yaylalık bölgeler olarak insanların yaşam alanlarına yakın yerlere dökülen çöp yığınlarını görenlerin tepkilerine katılmış olmalısınız.
Ormanlık alana çöplerin dökülmesi olayını düşündüğümde, bu çöplerin kentten dağlara götürülmesi ile değil, yaylalarda yaşayan insanların çöpleri getirip döktükleri olarak değerlendiriyorum.
Bu kadar çöp yığınlarını kişilerin bireysel olarak getirip dökmelerini ile olamayacağı gibi, yerel yönetimin temizlik araçları ile getirip döktüğü yönünde kuşkular duyuyorum.
Amanos dağlarının eteklerinde ormanlık alana dökülen bu çöplerin içerisindeki cam şişelerin, sıcak mevsimlerde birer mercek görevi görerek yangın çıkarabileceği bilindiği halde neden böyle bir olaya izin verildiğini merak ediyorum.
Ayrıca bu çöplerin döküldüğü alandaki görüntüler arasında insanların çöpleri karıştırdıkları, satabilecekleri eşyalar aradıklarına da tanık oluyoruz.
Bunlar arasında en önemlisi de bir traktörün yine çöp yığınlarının arasında ne için bulunduğunu düşündüğümüzde, aklımız yine karışıyor.
Yerel yönetimlerin, Orman İşletme Müdürlüğü görevlilerinin, ormanlık alanlarla ilgili başka hangi kurum sorumlulukları varsa bu alanlardaki çöplerin temizlenmesi ve çöp dökümlerine izin verilmemesi yönünde çalışmalar yapmaları önemini anımsatmak istiyorum.
Sağanak yağışlar ve ormanlık alanlardan gelecek olan sel sularının buraya dökülen çöp yığınlarını yerleşim yerlerine taşıyabileceklerinin de düşünülmesi gerekiyor.
Bugün ve yarın piknik alanlarına gidecek olan insanlarımız, yanlarındaki çocuklarının oyun oynadıkları sırada ormanlık alanlardaki çöp atıkları ile oynayabilecekleri, mikrop kapabilecekleri de düşünülmelidir.
Ormanlık alanlarda piknik yapılması, ateş yakılması olayına dikkat edilmesi noktasında uyarıda bulunan yetkilerin, ormanlık alanlara çöp dökerek buradaki ağaçları ve diğer canlıların sağlığını etkilediğini de düşünmelerini anımsatmak istiyorum.
Temiz toplum, temiz çevre, temiz insan sözlerinin iki dudak arasından çıktığı gibi kalmış olması bir değişiklik oluşturmaz. Önemli olan söylenilen sözlerin uygulanabilmesi ve gerçeğinin yaşanmasıdır.
İnancımıza göre de “Temizlik imandan gelir” denilmektedir. Ormanlık alanları çöp yığınları haline getirenler, kirletenlerin temizlikten uzak oldukları anlaşılırken, aynı zamanda da “İman ve inanç yoksunu” olabilecekleri akla gelebilir.
Ormanlık alanlardaki çöp yığınlarının bir şekilde alev alması halinde oluşabilecek yangınlar ve ağaçların yanması olayında, buraya çöp dökenler kadar, bu çöplerin dökülmesine duyarsız kalanların da sorumlu tutulması gerektiğini düşünüyorum.
Yorum Yazın