160x600
16 Nisan, 2025, Çarşamba
DOLAR34.0692
EURO37.7489
ALTIN2730.4
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Sakin olabilmek!

Sakin olabilmek, öfkesiz ve sinirlenmeden yaşayabilmek öylesine zor olmaya başladı ki, anlamak veya anlatabilmenin yöntemleri akılları karıştırıyor.

Sokaktaki vatandaş yolda yürürken kendi kendine konuşuyor, karşısında birileri varmış gibi kavga edercesine yürüyor.

Esnafa varıyorsunuz, bir ürün alacaksınız oturduğu sandalyesinden kalmak yerine güler yüz bile göstermiyor!

Dün bir cep telefonu yetkili işletmesine giden bir vatandaş başından geçenleri anlattı bana.

Cep telefonlarının ana bayilerinden TL yüklendiğiniz veya fatura ödemesi yaptığınız zaman ayrı bir ücret alınmıyor.

Bu nedenle yetkili ana bayinin birine giden vatandaş sıraya girip bekliyor.

Sırası geldiğinde ise 30 Tl yükleme yaptırmak istediğini söyleyince kasadaki görevli, “Ben sadece fatura ödemesi alıyorum. TL yükletecekseniz yanımdaki kasaya gitmelisiniz!”diyor.

Vatandaş bir adım atarak yandaki kasaya geldiğinde görevli uyarıyor; “Beyefendi sıraya geçiniz, aradan girmeyiniz!”diye konuşuyor.

Vatandaş ise sırada beklediğini ve kendisine geldiğinde kasa görevlisinin TL yüklemesi yapmadığını ve kendisine gönderdiğini söylese de kasa görevlisi sıraya girmesinde ısrar ediyor.

TL yükletmek isteyen vatandaş bu kez ikinci kasiyerin sırasına girip bekleyecek. Bakıyor sıra uzun, çıkıyor oradan bir diğer ana bayiye gidiyor.

Burada sırasını bekliyor ve TL yükletmek istediğini söylüyor. Buradaki görevli ise sistem olmadığını söyleyince vatandaş buradan da ayrılıyor.

Esnafın müşteri ile ilgilenme noktası ve saygınlığının kalmadığını söyleyen vatandaşlar, ekonomik anlamda “müşteri velinimettir!”sözünün boşlukta kaldığını söylemeye başladı.

Bir ara kendim yaşamıştım, telefonuma TL yükletmeye gittiğimde, nakit para almadıklarını, kredi kartı ile çalıştıklarını söylemişlerdi.

Bazı esnafın ise kendileri ile pazarlık yapan vatandaşlara “canın isterse al, ister al istersen alma!” gibi tavırlar takındıkları yönünde şikayetler alıyorum.

Geçtiğimiz günlerde yazmıştım, mahalle bakkalından yarım kilo çay şekeri almak isteyen müşterisine; “yarım kilo şeker satmıyoruz!”diye eli boş gönderen bakkalın tavrı da bunlardan birisi.

Kaldırımlara park eden otomobillerle ilgili çok kez bu sütunlarda sorunları gündeme getirdim.

Çarşı içerisindeki Cadde ve sokaklarda kaldırımdan yürüyen yayalar karşı kaldırıma geçebilmek için engelli yoluna geldiğinde karşısında bir araç gördüğünde yolunu değiştirmek zorunda kalıyor. 

Engelli yoluna park eden araçlarla ilgili sorunun hala kentimizde çözümlenmediğini görmekteyiz.

Çarşı merkezini biraz çıktığımızda ise kaldırımlara parkeden araçlar yayalar için sorun oluşturuyor. Bazı yerlerde ise kaldırım üzerinde evinin kapısının önüne aracını parkeden sürücülerin bu tavrı karşısında, yayalar zor anlar yaşamayı sürdürüyor.

İnsanların psikolojileri bozuldu diyorlar, patlamaya hazır bomba gibi dolaşan insanlar çoğalmaya başlandı.

Elektrik faturalarından şikayetçi olmayan yok gibi. Ani elektrik kesintileri karşısında vatandaş enerjinin gelmesini bekliyor. Bazı mahallelerdeki sokak lambaları yanmıyor, ilgililer bu konuda neler yapıyor merak ediyoruz!

Yöneticilerimizi dinlediğimizde ise her şey güllük gülistanlık olarak gösteriliyor.

Yaşamadıktan sonra, yaşayanların hallerinden anlaşılamıyor. Saygılarımla…
 

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar