Kentimizdeki cadde ve sokaklardaki yollardan yürürken, bozuk asfaltlı olan yerlerle karşılaştığımızda tepkimizi koyarız.
Önümüzde kış mevsimi var. Yağmurlu günler başladığına göre, yollarımızın bozulabileceğini de unutmamamız gerekiyor.
Yağmurlu günlerde bozular yolların onarımı ise yaz aylarına kalıyor. Sağanak yağışlar, etkili sel suları yollarımızı bozar. Eğer asfalt kaliteli şekilde dökülmüş ise sağanak yağışlara dayanıklı olabiliyor.
Bazı mahallelerde her yıl kış mevsiminin ardından asfaltta yıpranmalar yaşandığına tanık olabiliyoruz. Yolların bozulan yerlerinin onarımları için yaz mevsimindeki aylar beklenir.
Yerel yönetimler bozulan yolları tamir eder, asfaltın dökülen yerlerine yamalar yapar. Sağanak yağışlar ve sel sulara kış aylarında yeniden yollarımızı kullanılmaz hale getirir.
Burada her kış mevsiminde yıpranan ve aşınan yolları yaz aylarında tamir etmek yerine, farklı yöntemler kullanılarak sağlıklı ve dayanıklı yapmak önem taşımaktadır.
Yerel yönetimlerin teknik ekipleri ve kullandıkları malzemeler burada önem taşımaktadır. Bu konuda yerel yönetimlerin teknik elemanlarının mesleklerindeki bilgilere saygılıyız. Ancak, dayanıklı ve sağlıklı yapılması konusunda halkımızın istek ve önerilerini de paylaşmak durumundayız.
Yağmurlu günler yaklaştı dedim. Kentimizdeki yağmur sularının yollarımızı daha az yıpratabilecek ölçülerde yapılacak önlemlerle sağlıklı yollarımız olmalıdır.
Kentimizin bazı yerlerinde asfalttan gelen sel sularının engellenmesi için farklı yöntemler kullanıldı, bunların daha da yaygınlaştırılması gerekiyor.
Eskilerdeki gibi sel suları nedeniyle çarşı merkezinde yollarımız göl haline dönüşmese bile, daha yoğun yağışlı günleri de düşünerek, önlemlerin artırılması gerekiyor.
Bazı kavşaklarda hala sel suları nedeniyle yayaların ve taşıtların zor anlar yaşadığına geçtiğimiz kış mevsiminde tanık olduk.
Önümüzdeki günlerdeki yağışları düşündüğümüzde aynı sorunun bu yıl yeniden yaşanmaması için şimdiden önlemlerin alınması gerekiyor.
Bur halk deyimi vardır; “Adım Hıdır, elimden gelen budur!” diyemeyiz, demememiz gerekiyor.
Önlemlerini alacağız, gerisini ise oluşacak olumsuzluklarla karşılaştığımızda daha yeni yöntemleri hataya geçirmeye özen göstereceğiz.
Başka kentlere gittiğimizde orada gördüğümüz trafik düzeni, yolların durumu, yeşil alanlar, ağaçlar ve diğer güzellikleri gördüğümüzde kendi yaşadığımız şehirde de aynısının olmasını istemeyeniniz yoktur.
Bir başka kentteki yaşamın güzelliklerini hayranlık duyarken, gönül istiyor ki, dışarıdan gelen insanlar da bizim kentimizin güzelliklerine hayranlık duysun, gittiklerinde çevresindeki insanlara bu güzellikleri anlatsın istiyoruz.
Yerel yönetimlerin başındakilerin siyasi partileri veya meslekleri değil, asıl önemli olan yaşanabilir kent olarak başkaları tarafından beğenilen bir yerleşim birimi olarak yüreklerinden gelen hizmet aşkı ile sağlıklı hizmetleri getirmelerini istiyoruz. Saygılarımla…