Cumhuriyet ve biz…

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 95. yıldönümünü bugün çeşitli etkinliklerle kutluyoruz.

Cumhuriyet demenin ve Cumhuriyet’teki yaşam biçiminin ne olduğunu bilmeyenler (aslında bilip te saptıranlar),  bugünkü kutlamalar karşısında farklı tutum ve davranış içerisinde olacaklardır.

Cumhuriyet; Fazilettir, erdemdir, özgürlüktür…Daha ne demeli beyler bunlar sizlere yetmiyorsa farklı bir yaşam biçimi mi arıyorsunuz?

Yok efendim, asıl sorun orada değil! Asıl sorunun Cumhuriyet’imizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk! Şimdi iftira attığımı söylediğinizi duyar gibiyim. T.C.’nun kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk olduğunu inkar etseniz bile tarihle çelişkiye düşmüş olacağınızı biliyor musunuz!?

Cumhuriyet’i seven kişi, doğal olarak kurucusu Atatürk’ü de seviyor demektir. Bir çocuğu severken, babasını sevmeyip anasını sevdiğini söylemek ayrımcılık ve bölücülük anlamına gelir!

Cuma günleri  cep telefonuma “Cumanız mübarek olsun!” mesajları geliyor. Bu mesajlar 15 Temmuz darbe girişimi öncesi daha fazlaydı, sonrasında azaldı.

Bugün cep telefonuma gelen mesajlara bakacağım, bakalım “Cumanız mübaret olsun!” diye mesaj çekenler kadar, “Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun!” diye gelen mesaj sayısındaki oran ne olacak!

Cumhuriyet ile yönetilen  bir ülkede yaşadıkları için istedikleri gibi eleştiri yapma hakkına sahip olanlar, “özgünlüklerin kısıtlı olduğu ülkelerin yönetim biçimlerini savunur” oldu.

Cumhuriyet Bayramı nedeniyle bazı mesajları kentimizdeki yerel gazetelerden okuyorum.  Bu kutlama mesajlarında Cumhuriyeti’mizin kurucusu ‘Atatürk’ün adını söyleme veya yazma zahmetinde bulunmayanların ‘ciddiyetsiz’ davranışlarına üzülüyorum. 

Aralarında CHP’den yerel seçimler için belli görevlere aday adayı olanların da bulunduğu “Cumhuriyet Bayramı kutlama” mesajında “Atatürk” adının kullanılmamış olmasında bir yerlerden ‘çekince’ olup olmadığı aklıma geliyor!

Bazı kutlama mesajlarındaki sözcüklerin altında “bir çekingenlik, sözcükleri dikkatle söyleme” gibi olayların yattığına tanık oldum. Bir Hukuk insanı bile Cumhuriyet Bayramı kutlama mesajından benim anladığım kadarı ile “Kurucu Cumhurbaşkanı’nın (Atatürk) adını söylemekten kaçınırcasına tümceler kuruyorsa...” ne demeli şimdi!?

Cumhuriyet’imizin kurucusu, aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi’nin de kurucu olan Mustafa Kemal Atatürk’ün partisinin kentteki il ve merkez ilçe başkanından, bir basın toplantısı yapılarak veya  gazetelerin e-posta adreslerine “Cumhuriyet Bayramı mesajı” gönderilmemesi de üzücü olsa gerek!..

Eğitim  örgütlerimizden biri, asli görev sorumlulukları dışına çıkarak, “Andımız”ın okullarda yeniden  okunması olayındaki ‘Danıştay kararına’ karşı tepki açıklaması ile “ideolojik karar!” verildiğini söylemesi kadar çirkin bir açıklama göremediğimi belirtmek isterim. 

İktidar yanlısı bu eğitim sendikası, “Andımız okutulmasın!” diye tepki gösterirken, ülke bütünlüğü, Cumhuriyet Türkiyesi içerisinde farklı milliyetlerin olduğunu ve bu milliyetlerdeki çocukların “Andımız”ı okumaması gerektiği yönde bir açıklama yaptığının fardında olup olmadığını merak ediyorum!

Her olayı halk oyuna sunuyoruz. Buyurun beyler “Andımız” okullarda okutulup okutulmaması için halkoylaması yapalım, var mısınız!? 

Cumhuriyet’imizin kuruluş yılını kutlar, değiştirmek isteyenlerin bu “et’in gırtlaklarında kalacaklarını belirtmek isterim!... Saygılarımla…