Birlik ve beraberlik olmadan dik duruş sergilenmesi kolay olamaz. Bir halk deyimini anımsatmak isterim; “Kuzudan ayrılanı kurt kapar”denilir.
Suriye topraklarında Türk askerinin yaşadığı olaylar, verilen şehitler ile gazilerimizin sayılarını anımsayın.
Son olarak İdlib kentindeki saldırıda şehit verdiğimiz 34 askerimiz ve bir o kadar da yaralılarımız karşısında, siyasilerimizin ve iktidarın davranışları beni kaygılandırıyor.
Kaygım, birlik ve beraberliğimizin sağlanabilmesi noktasında. Şehit askerlerimizi toprağa verirken, cenaze evindeki taziye sırasında bile samimiyetten uzak davranışlardan kaygı duyuyorum.
Bizler içeride birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmediğimiz sürece, emperyalistlerin ellerinde oyuncak olmakla karşı karşıya kalabiliriz.
Suriyelilerin Avrupa ülkelerine gitmeleri için kapılan açıldı. Yıllardır ağırladığımız bu insanların Türkiye’den kaçarcasına gidişlerini, bir de ekonomik anlamda nasıl yaşayabileceklerini bilmedikleri ülkelere sığınma isteklerini anlamakta zorlanıyorum.
En çok ta çocuk ve kadınların sınırı geçmek istemeleri sırasında yaşadıkları insanlık dramına üzülüyorum. Çocuklar; anne-babalarının kararları doğrultusunda perişan ediliyorlar. Yaşanan bu dramlar karşısında ülkemizi yönetenler çıkıp ta, Türkiye’yi terk edenlerin sayılarını vermeleri sırasındaki rakamlar dikkatimi çekiyor.
Bir ülke sınırından, bir başka ülkeye sığınmak için gidenlerin sayılarını kesinmiş gibi verebilme aklını anlayamıyorum. Milletvekili Özgür Özer’in söylediği gibi; “Sığınmacılar için sayımatik makitesi yerleştirmişler gibi…”
Gelişleri ayrı sıkıntılar yaşatan Suriyeli’lerin gidişleri de ayrı dram olarak insanlık adına yaşatılıyor.
Bu insanlar yaşadıkları İslam ülkesi Türkiye’den, Hristiyan ülkelerine kaçarcasına gidişlerini de ayrıca anlamaya çalışıyorum. Burada yaşanan dram insanlık adına üzücü görülürken, onların perişan halleri karşısında siyaset yapmak yerine, dünyaya daha akılcı mesajlar verilmesinin doğru olacağını düşünüyorum.
Tanık olduğum bir olayı sizlerle paylaşmadan yapamayacağım. Osmaniye’nin değişik Mahallelerindeki evlerde kirada yaşayan Suriye vatandaşları, İdlib’teki saldırının öncesindeki günlerde gece saatlerinde kendi vatandaşlarının evlerini ziyaret ederek; “Hazırlıklı olun, Türkiye’de savaş çıkacak!” sözleri bizleri düşündürmesi gerekiyor. Bu ev ziyaretlerinin yapılmasının ardından İdlib’te askerlerimize saldırı oluyor, şehitler veriyoruz.
Bu insanlar, aynı zamanda sosyal medya üzerinde de haberleşmişler. Hangi kaynaktan ne gibi bilgiler aldıklarını merak ediyor musunuz!?
Bizler hala birbirlerimizi ötelediğimiz sürece, yabancı ülkeler arasındaki paslaşmadan kendimize gelmemiz zor olacaktır.
Hele de şehit cenazesinde bir siyasi parti Liderinin, bir başka siyasi parti liderinin elini sıkmayıp, havada bırakması olayını izlerken, ülkemizin bütünlüğü için kaygılanmamak için kendimi zor tutuyorum. Saygılarımla…