Başbakan Binali Yıldırım, 16 Nisan’da yapılacak olan Halkoylaması nedeniyle Osmaniye’de düzenlenen mitinge katıldı.
Devlet Bahçeli Bulvarı üzerinde konuşan Başbakan Yıldırım konuşmalarında “15 Temmuz kalkışması” olaylarına değinirken, MHP Lideri Bahçeli’ye desteklerinden dolayı teşekkür etti, CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun da telefonla arayıp destek verdiklerini anımsattı. Ancak bu günlerde Kılıçdaroğlu’nun değerlendirmelerine anlam veremediğini belirterek tepkilerini dile getirdi.
Başbakan Yıldırım, Devlet Bahçeli ile birlikte merhum Alpaslan Türkeş için de güzel sözleri Osmaniyelilere anlatmaya başladı.
14 yıldır iktidarda olduklarını vurgulayan Başbakan Yıldırım, parti olarak sistem değişikliği üzerinde sürekli savundukları anlayıştan, mücadeleden ve ihtiyaç duyulduğunu her fırsatta dile getirdiklerini anımsattı.
Başbakan Yıldırım mevcut sistemi anlatırken, 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat’ta yaşanan olaylardan örnek verdi. Ekonomik krizden sözeden Başbakan tüm bu olumsuzlukların mevcut sistemden kaynaklandığını anlatmaya çalışıyordu.
Osmaniye’de CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nu hedef alan konuşmalar yapan Başbakan Yıldırım, her konuda Bahçeli için güzel sözler kullanmaya özen gösterdi.
Olması gereken bence de öyle olmalıydı.
Yani MHP lideri Bahçeli’nin memleketinde ve adını taşıyan Bulvar üzerinde yapılan bir mitingde bir Başbakan ve Siyasi parti liderinin yapması gereken böyle olmalıydı.
Ancak aklıma başka sorular takılıyordu. Bahçeli eğer Başbakan ve Ak Parti Lideri Binali Yıldırım gibi düşünmeseydi, yani karşıt görüşte yer almış olsaydı böylesi güzel konuşmalar yapılır mıydı?
Çünkü geçmiş yıllarda Bahçeli’nin memleketinde ve Bahçeli’nin adına taşıyan Meydan’da Bahçeli’yi hemşehrilerine şikayet eden Ak Parti liderlerini de görmüştük.
Bugünkü olay böyle olmadı, olmazdı da! Çünkü Bahçeli ile aynı kulvarda yürüyorlardı o nedenle destekçileri hakkında olumsuz konuşmamaya özen gösteriyorlardı.
Bugün birlikte yürüdükleriniz için olumsuz sözler kullanmamak doğal bir saygılı davranış sayılabilir, ancak yarın yollarınız ayrıldığında olayların ve davranışların aniden çark ederek karşı cephe alınması olaylarını da ülkemizdeki siyasal gelişmelerde görmedik mi!?
Başbakan Yıldırım’ın Belediye Başkanı Kadir Kara’yı makamında ziyaret etmesi de yine sevindirici bir olay. Yine ancak diyerek başlamak istiyorum; Bahçeli halkoylamasında Ak parti’den yana tavrını koymamış olsaydı, Başbakan Yıldırım yine Osmaniye Belediyesi’ne ziyaret gerçekleştirir miydi?
Bence, Ülkemizin Başbakanı herhangi bir kente ziyarette bulunduğunda kendisini bir partinin genel başkanlığından soyutlayıp, o anda ülkenin Başbakanı sıfatı ile siyasal partisine bakmadan o kentin Belediyesine ziyarette bulunmalıdır.
Ülke barışının sağlanmasında önemli adımlardan biri olarak değerlendiriyorum.
Şu anki mitinglerdeki konuşmaları, siyasal partilerin yetkilileri ve liderlerinin yorumlarını izliyoruz.
Bazı sözlerin kullanılmasından rahatsızlık duyuyoruz.
Yeri ve zamanı olmayan konuşmalar yapıldığını veya ortamı geren sözlerin kullanıldığında huzursuz olabiliyoruz.
Halkımız tek isteği, ortamı gerecek sözlerin kullanılmamasıdır, saygılarımla…
Devlet Bahçeli Bulvarı üzerinde konuşan Başbakan Yıldırım konuşmalarında “15 Temmuz kalkışması” olaylarına değinirken, MHP Lideri Bahçeli’ye desteklerinden dolayı teşekkür etti, CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun da telefonla arayıp destek verdiklerini anımsattı. Ancak bu günlerde Kılıçdaroğlu’nun değerlendirmelerine anlam veremediğini belirterek tepkilerini dile getirdi.
Başbakan Yıldırım, Devlet Bahçeli ile birlikte merhum Alpaslan Türkeş için de güzel sözleri Osmaniyelilere anlatmaya başladı.
14 yıldır iktidarda olduklarını vurgulayan Başbakan Yıldırım, parti olarak sistem değişikliği üzerinde sürekli savundukları anlayıştan, mücadeleden ve ihtiyaç duyulduğunu her fırsatta dile getirdiklerini anımsattı.
Başbakan Yıldırım mevcut sistemi anlatırken, 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat’ta yaşanan olaylardan örnek verdi. Ekonomik krizden sözeden Başbakan tüm bu olumsuzlukların mevcut sistemden kaynaklandığını anlatmaya çalışıyordu.
Osmaniye’de CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nu hedef alan konuşmalar yapan Başbakan Yıldırım, her konuda Bahçeli için güzel sözler kullanmaya özen gösterdi.
Olması gereken bence de öyle olmalıydı.
Yani MHP lideri Bahçeli’nin memleketinde ve adını taşıyan Bulvar üzerinde yapılan bir mitingde bir Başbakan ve Siyasi parti liderinin yapması gereken böyle olmalıydı.
Ancak aklıma başka sorular takılıyordu. Bahçeli eğer Başbakan ve Ak Parti Lideri Binali Yıldırım gibi düşünmeseydi, yani karşıt görüşte yer almış olsaydı böylesi güzel konuşmalar yapılır mıydı?
Çünkü geçmiş yıllarda Bahçeli’nin memleketinde ve Bahçeli’nin adına taşıyan Meydan’da Bahçeli’yi hemşehrilerine şikayet eden Ak Parti liderlerini de görmüştük.
Bugünkü olay böyle olmadı, olmazdı da! Çünkü Bahçeli ile aynı kulvarda yürüyorlardı o nedenle destekçileri hakkında olumsuz konuşmamaya özen gösteriyorlardı.
Bugün birlikte yürüdükleriniz için olumsuz sözler kullanmamak doğal bir saygılı davranış sayılabilir, ancak yarın yollarınız ayrıldığında olayların ve davranışların aniden çark ederek karşı cephe alınması olaylarını da ülkemizdeki siyasal gelişmelerde görmedik mi!?
Başbakan Yıldırım’ın Belediye Başkanı Kadir Kara’yı makamında ziyaret etmesi de yine sevindirici bir olay. Yine ancak diyerek başlamak istiyorum; Bahçeli halkoylamasında Ak parti’den yana tavrını koymamış olsaydı, Başbakan Yıldırım yine Osmaniye Belediyesi’ne ziyaret gerçekleştirir miydi?
Bence, Ülkemizin Başbakanı herhangi bir kente ziyarette bulunduğunda kendisini bir partinin genel başkanlığından soyutlayıp, o anda ülkenin Başbakanı sıfatı ile siyasal partisine bakmadan o kentin Belediyesine ziyarette bulunmalıdır.
Ülke barışının sağlanmasında önemli adımlardan biri olarak değerlendiriyorum.
Şu anki mitinglerdeki konuşmaları, siyasal partilerin yetkilileri ve liderlerinin yorumlarını izliyoruz.
Bazı sözlerin kullanılmasından rahatsızlık duyuyoruz.
Yeri ve zamanı olmayan konuşmalar yapıldığını veya ortamı geren sözlerin kullanıldığında huzursuz olabiliyoruz.
Halkımız tek isteği, ortamı gerecek sözlerin kullanılmamasıdır, saygılarımla…
