Geçtiğimiz günler içerisinde biri Bakan, diğeri de Başkan’dan olmak üzere iki ayrı açıklama yapıldı.
Açıklamanın ikisi de Milli Eğitim ile ilgiliydi. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz Eskişehir’de yaptığı konuşmada “Milli Eğitim’de çağ atlattık”diye konuşmuştu.
Aradan birkaç gün geçti bu kez Ak Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan “Milli Eğitim” ile ilgili farklı bir değerlendirme yaptı.
Başkan Erdoğan’ın sözlerine bakıyoruz; “Öğretmen kalitesi ve idealist öğretmen konusunda sıkıntı var. Müfredat ve ders kitaplarında istediğimiz neticeyi alamadık” diye konuşuyordu.
Bence doğru olanı Başkan Erdoğan söylüyordu, çünkü Eğitim alanında Bakan Yılmaz’ın söylediği gibi “çağ atlama” olayı sadece halkın yüreğine su serpme gibi sözlerden oluşuyordu.
Ders kitaplarının bazılarının henüz basılmadığı olayı gerçeğini inkar edebilir misiniz? Özellikle “Din eğitim” konusunda üzerinde sık sık konuşmalar yapılan bir dersin kitabı okullara ulaşmamışken, yine bazı kitaplar öğrencilere ulaşmamışken, bazıları hatalarından dolayı toplatılmış, bazılarının sayfaları yırtılmışken, bu yaşananlar karşısında Milli Eğitim Bakanı’nın “çağ atlamaktan” sözetmesinin ne kadar inandırıcı bulabiliriz!?
İlimizde bazı İlkokullardaki sınıflarda 40-45 öğrencinin eğitim-öğretim gördüğünü öğreniyoruz.
Düşünebiliyor musunuz; bir sınıfta 45 öğrenci ile bir öğretmenin bir ders süresince nasıl ilgilenebileceğini aklınızdan bir geçirmelisiniz!
Öğrencilerin sabahın erken saatlerde yani 06.30’da servislere binmesi olayında bir değişiklik olmadığını da gördüğümüzde geçtiğimiz yıla oranla ne değişti de “eğitimde çağ atlattık”sözleri kullanılabiliniyor!
Milli Eğitim Bakanlığı’nın “ücretsiz” olarak dağıttığı kitapları inceleyenleriniz varsa eğer; “bir öğrencinin bu kitaplarla ne kadar öğrenim” alabileceğini düşünebiliyor musunuz?
Öğretmenler ellerindeki kitaplarla çocuklara yeterli öğretimi verememekten yakınıyorlar, doğal olarak öğrencilerin başarılı olabilmeleri için “kaynak kitap” alınmasını öneriyorlar.
“Dindar gençlik yetiştirilmesi” ile ilgili konuşmalar yapan iktidarın Bakanları ve Milletvekillerine sormak isterim; Din kültürü kitabının basımı veya dağıtımı neden geç kaldı? Öğrencile “Din kültürü” kitaplarını paraları ile aldırmak zorunda kalırken bu nasıl “dindar gençlik yetiştirme” uygulaması olduğunu merak ediyorum!
Milli Eğitim Bakanı Yılmaz’ın “çağ atlattık” sözlerine karşı, Başkan Erdoğan’ın sözlerinin daha doğru ve gerçek açıklama olduğunun altını çizmek isterim.
Bu arada bir olaya değinmek istiyorum. Geçtiğimiz günlerde bu sütunlarda yeni eğitim-öğretim yılındaki kitaplarla ilgili Eğitim sendikalarının duyarsızlıklarına değinmiştim.
Türk Eğitim-Sen Osmaniye Şubesi resmi internet sitesinde yeni kitapları inceleyerek, kitaplardaki hatalara karşı tepkilerini göstermiş. Osmaniye şubesi yöneticilerine teşekkür ediyoruz.
Keşke resmi internet siteleri yerine basın açıklaması yolu ile tepkilerini kamuoyu ile paylaşmış olsalardı, daha iyi olacaktı. Esenlikle kalın….